24 Şubat 2010 Çarşamba

Şereflikoçhisar'ın Coğrafi Konumu


COĞRAFÎ KONUM

Şereflikoçhisar İlçesi; coğrafi konumu, doğal güzelliği sayesinde tarihin ilk çağlarından itibaren önemli bir yerleşim yeri olmuştur. Şereflikoçhisar İlçesi, İlimiz Ankara’ya 145 km. uzaklıkta olup, güney doğrultusunda Ankara’nın en son ilçesidir. Kuzeyinde Bâlâ, doğusunda kendisinden koparılarak ilçe yapılan Evren, Sarıyahşi ve Ağaçören, batısında Tuzgölü ve kulu ilçeleri ile çevrilidir.


FİZİKÎ COĞRAFYASI

Yeryüzü şekilleri bakımından fazla yüksek olmayan dağlar, tepeler ve dalgalı araziler ile geniş Koçhisar ovasından meydana gelir. Ortalama olarak 900 ila 1200 metre arasında bir yükseltiye sahip olan Şereflikoçhisar ilçesinin en yüksek noktası Karasenir Dağının denizden yüksekliği yaklaşık 1650 metredir.
İlçede hüküm süren iklim İç Anadolu'nun bariz iklimi olan sert step iklimidir. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve karlıdır. Yıllık ortalama sıcaklık 12,6 derece, yıllık ortalama yağış miktarı 357 mm.dir.
Yağış şartlarının yetersizliği sebebiyle ilçede hakim bikti örtüsü step, yani bozkırdır. Tepelik alanlar üzerinde yer yer meşe ormanı artıklarına rastlanır.
İlçenin en önemli akarsuyu Ortaköy ilçesi sınırlarındaki Ekecik dağının batısından kaynağını alan ve Tuzgölüne dökülen Peçenek çayıdır. Yıllık ortalama debisi 1 metreküp7saniye olan Peçenek çayından gereği gibi istifade edilememektedir. Üzerine yapılacak olan bir gölet, içme ve kullanma suyu sıkıntısı çeken Şereflikoçhisar ilçesine büyük bir canlılık getirecektir.
Memleketimizin ikinci büyük tabiî gölü olan Tuzgölü, Şereflikoçhisar ilçesini batıdan ve güneyden çevirir. Havzasına düşen yağışın azlığı, buharlaşmanın şiddetli oluşu ve gölün derinliğinin az olması sebebiyle yazın suları buharlaşarak yerinde kalınbir tuz tabakası kalan gölde mutfak tuzu karakterinde tuz elde edilir. Tekel tarafından işletilen gölde üz tuzla vardır ve bunlardan ikisi ilçemiz sınırları içerisindedir. Yıllık tuz üretimi bakımından ülkemizin en önemli kaynağı olan Tuzgölü, Türkiye tuz üretiminin yüzde 60'ını gerçekleştirir.

Şereflikoçhisar'ın İsminin Menşei


Tarihçi Merhum İ. Hakkı Konyalı tarafından yazılan ve 1970 yılında Şereflikoçhisar belediyesi tarafından bastırılan "Şereflikoçhisar Tarihi" adlı esere göre, Osmanlı dönemi yazmalarında adı"Koşhisar" olarak yazılan Şereflikoçhisar'ın bu ismi "çift kale" anlamına gelmektedir. Zamanla söylene söylene Koçhisar şeklini almıştır. Cumhuriyet döneminde adının başına bir zafer tacı gibi oturtulan "Şerefli" unvanını ise Konyalı'ya göre burada oturan "Şerefli" aşiretinden almıştır. Bununla beraber bu unvanın Kurtuluş Savaşı'ndan sonra Balkan, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşında çoksayıda şehit vermesi sebebiyle özel bir kanunla verildiği de söylenmektedir.

Şereflikoçhisar'ın Tarihi


Şereflikoçhisar'ın Hititler'den bu yana yerleşim birimi olduğu sanılmaktadır. Selçuklular ve Osmanlılardan beri yerleşim birimi olduğu muhakkaktır. Selçuklular zamanında ilçenin kuzeyinde Koçhisar Kalesi kurulmuştur.

Anadoluda çift kalesi olan şehirlere "Koçhisar" denirdi. muhtemelen adı buradan gelmektedir. şerefli adı ise yörede etkinliği olan Şerefli oymağından alınmıştır.


1891 yılında ilçe olan Şereflikoçhisar Konya iline bağlanmış, 1933 yılında ise Ankara'ya bağlanmıştır. 1989 yılında Sarıyahşi 7 köyü, Ağaçören 27 köyü ile ilçe olup, Aksaray iline bağlanmıştır. Ayrıca Evren 9 köyü ile 9 Mayıs 1990 tarihinde ve 3644 sayılı 130 ilçe kurulması hakkındaki kanunla İlçe haline getirilerek Ankara iline bağlanmıştır.
İlçe düzeyinde kanunun istediği anlamda Mahalli İdareler birimi sayılacak Özel İdare kuruluşu mevcut değildir. İlçe Özel İdare Müdürlüğü mülkiyeti İl Özel İdaresine ait binada kendisine verilen görevleri yürütmektedir.


A-BELEDİYELER: İlçede bir merkez, 4 kasaba belediyesi dışında 43 köy muhtarlığı mevcut olup,bu köylere bağlı 3 yayla vardır. Yakın zamana kadar ilçeye bağlı olan köylerin Aksaray iline bağlanması ile köy sayısı azalmıştır, Sarıyahşi, Ortaköy ilçeden ayrılan ve daha sonra Aksaray'ın ilçesi haline gelen köylerdendir


B-KÖYLER: İlçemizin 43 köyü bulunmaktadır. Köylerimizin ekonomik ve sosyal yönden İlçe ile sıkı bir ilişkisi vardır. Genel olarak köy,muhtar ve ihtiyar heyet üyeleri köy hizmetlerini yürütecek yetenekte değildir. Eğitim seviyeleri de son derece düşüktür fakat gün geçtikçe köylü halkımızın eğitim seviyesi yükselmektedir


TARİHİ


Şereflikoçhisar, Kültür Bakanlığının höyüklerde yaptığı araştırmalardan anlaşılacağı üzere, MÖ. 3000 yıllarına kadar uzanan 5000 yıllık tarihi geçmişe sahiptir. İsmi sırasıyla; Koşhisar, Tuzbaşı, Koçhisar ve Şereflikoçhisar olarak değişiklere uğramıştır. Tarihi süreç içerisinde; Hititliler, Asurlar, Romalılar, Persler, Emeviler, Selçuklular, Karamanoğulları,Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerinde bulunduk. Karamanoğuları döneminde önemli yerleşim birimlerinden biri olan Şereflikoçhisar, 1466 yılında Osmanlı topraklarına katılmasından sonra yapılan ilk yazışmalarda, Karamanoğulları’nın Sancağı olarak kayıtlara geçmiştirŞereflikoçhisar insanı; Osmanlı Hakimiyetine geçtikten sonra, Rumeli’ye Batı Trakya’ya İstanbul’un Fethi ile de, İstanbul’ Aksaray Semtin de 1571’de de Kıprıs’ta zorunlu ikamet ettirilmiştir. Bu nedenle Osmanlının hakimiyetine geçişinin ilk yüzyılında nahiye durumuna düşmüştür.19 yy’ın ortalarında Antep, Urfa, ve Maraş yörelerinde zorunlu ikamete tabi tutulan Şereflikoçhisar bir dönem Aksaray ve Niğde’ye bağlı kalmış, ESBKEŞAN salnamesiyle Kulu ve İnevi ile birlikte ortak yönetimle yöneltilmiştir. Daha sonra Konya’nın müstakil kazası olan Şereflikoçhisar TC döneminde önce Aksaray’a sonrada 2441 sayılı yasayla Ankara’ya bağlanmıştır.Gelir kaynakları tarım tuz ve nakliyeciliğe dayalı olan Şereflikoçhisar, yurt dışında en çok işcisi olan beldelerden birisidir. Ekonomik nedenlerden dolayı son yıllarda göçlerin görüldüğü Şereflikoçhisar’dan; üç kasabası ayrılarak ilçe olmuştur. Bu üç kasabasının (Evren, Sarıyahşi, Ağaçören) köyleri ile birlikte ayrılması, ilçede ekonomik yaşamı sekteye uğratmıştır Ankara’nın güneyinde, Tuz Gölü, Hirfanlı Baraj Gölü, Sarıyahşi, Ağaçören, Evren kazaları, Aksaray Konya illeriyle Bala kazası topraklarıyla çevrili olan Şereflikoçhisar’ın son sayımda nüfusu 50 bin dir. Ankara’nın en uzak ilçelerinden biri olan Şereflikoçhisar’ın 46 köyü 4 kasabası bulunmaktadır.İlçe toprakları ülkemizin en eski yerleşme alanlarındandır. Höyükler halindeki il yerleşmelerden çıkartılan güneşte kurutulmuş kiremitler Cilalı Taş döneminde bile buralarda yerleşildiğini göstermektedir. Milattan önceki devirlerde Hititlerin, Roma ve Doğu Roma (Bizans) imparatorluğunun, bir ara da İran Devleti'nin hakimiyetinde kalan ilçe arazisi Malazgirt Zaferi'nden sonra Selçuklu Türkleri'nin hakimiyetine girmiştir. Selçuklulardan kalma en önemli tarihî eserler Sultan Alaaddin Camii ve bugün ayakta olmayan Hurşid Hatun (Sultan Alaaddin'in eşi) türbesidir. Şereflikoçhisar, Selçuklu Devletinin yıkılmasından sonra Karamaoğulları'na bağlı kalmıştır. 1467 yılında Fatih Sultan Mehmed tarafından Osmanlı Devleti sınırları içine alınan Şereflikoçhisar Osmanlılar zamanında genellikle Aksaray'a bağlı bir kaza durumunda idi. 19. yüzyılda Konya'nın Esb-Keşan (Atçekenler) kazasının bir nahiyesi olan Şereflikoçhisar 1891 yılında Konya'nın bir kazası oldu. 1920'de Aksaray'a bağlandı. 1933 yılında Aksaray vilayetinin ilgası ile başkent Ankara'ya bağlanan Şereflikoçhisar, gelişen ekonomik ve sosyal yapısı ile il olmaya aday hale gelmiştir

Şereflikoçhisar Tanıtımı


Şereflikoçhisar ilçesi, İç Anadolu Bölgesi'nde, Tuz Gölü'nün kuzeydoğusunda bulunur. Ankara ilinin en uzak ilçelerinden olan Şereflikoçhisar, Tuz Gölü ile Hirfanlı barajı arasında sıkışmıştır. Kuzeyinde Bâlâ, doğusunda kendisinden koparılarak ilçe yapılan Evren, Sarıyahşi ve Ağaçören, batısında Tuz Gölü ve Kulu ilçeleri ile çevrilidir. İlçede hüküm süren iklim İç Anadolu'nun bariz iklimi olan sert step iklimidir. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve karlıdır. Yağış şartlarının yetersizliği sebebiyle ilçede hakim bitki örtüsü step, yani bozkırdır. Tepelik alanlar üzerinde yer yer meşe ormanı artıklarına rastlanır. İlçenin en önemli akarsuyu Ortaköy ilçesi sınırlarındaki Ekecik dağının batısından kaynağını alan ve Tuz Gölü"ne dökülen Peçenek çayıdır. Memleketimizin ikinci büyük tabiî gölü olan Tuz Gölü, Şereflikoçhisar ilçesini batıdan ve güneyden çevirir. Havzasına düşen yağışın azlığı, buharlaşmanın şiddetli oluşu ve gölün derinliğinin az olması sebebiyle yazın suları buharlaşarak yerinde kalın bir tuz tabakası kalan gölde mutfak tuzu karakterinde tuz elde edilir. Yıllık tuz üretimi bakımından ülkemizin en önemli kaynağı olan Tuz Gölü, Türkiye tuz üretiminin yüzde 60'ını gerçekleştirir. Üretilen tuzun bir bölümü Şereflikoçhisar'daki fabrikalarda işlenerek, bir bölümü de işlenmeden Türkiye'nin dört bir yanına gönderilir.İlçe toprakları ülkemizin en eski yerleşme alanlarındandır. Höyükler halindeki ilk yerleşmelerden çıkartılan güneşte kurutulmuş kiremitler Cilalı Taş döneminde bile buralarda yerleşildiğini göstermektedir. Milattan önceki devirlerde Hititlerin, Roma ve Doğu Roma (Bizans) imparatorluğunun, bir ara da İran Devleti'nin hakimiyetinde kalan ilçe arazisi Malazgirt Zaferi'nden sonra Selçuklu Türkleri'nin hakimiyetine girmiştir. Selçuklulardan kalma en önemli tarihî eserler Sultan Alaaddin Camii ve bugün ayakta olmayan Hurşid Hatun (Sultan Alaaddin'in eşi) türbesidir. Şereflikoçhisar, Selçuklu Devletinin yıkılmasından sonra Karamanoğulları'na bağlı kalmıştır. 1467 yılında Fatih Sultan Mehmed tarafından Osmanlı Devleti sınırları içine alınan Şereflikoçhisar Osmanlılar zamanında genellikle Aksaray'a bağlı bir kaza durumunda idi. 19. yüzyılda Konya'nın Esb-Keşan (Atçekenler) kazasının bir nahiyesi olan Şereflikoçhisar 1891 yılında Konya'nın bir kazası oldu. 1920'de Aksaray'a bağlandı. 1933 yılında Aksaray vilayetinin ilgası ile başkent Ankara'ya bağlanan Şereflikoçhisar, gelişen ekonomik ve sosyal yapısı ile il olmaya aday hale gelmiştirŞereflikoçhisar ilçesinin 1990 yılında toplam nüfusu 60.701 olup, bunun 37.534'ü ilçe merkezinde, 23.167'si de 50 adet köyde oturmaktadır.

Şereflikoçhisar Resimleri


Şereflikoçhisar Resimleri